BALE CAZ

/
20 Yorumlar

        Finaller falan derken 5. Uluslararası Opera Festivali geldi geçti tek bişey izleyemedim. Bugün  Şans yüzüme güldü ve adıma ayrılmış üç biletle 4. Uluslararası İstanbul Bale Yarışması ve Festivali`de festival kapsamında Leyla Gencer Opera Sahnesinde sahnelenecek Bach Alla Turca`ya gitmiş bulunmaktayım. Biletimi almaya gittim adımı söylüyorum kadın yok diyor. Ben tutturdum var diye. En sonunda başından atmak için balkondan bilet verdi. Ben tabi daha çok sinirlendim. O kadar ayarlanmış davetiyem var, sen başından atmak için tamam al balkon diye önüme kemik at. Sonra iş başa düştü ve adımın yazılı olduğu zarfı buldum kadının gözüne soktum. İki dakka dikkatli baksa sinirlerimi yıpratmayacak ama nerde. Kız kardeşim ve çocukluk arkadaşım birlikte geleceklerdi. Onlarda sağolsun son dakika ancak yetişince ben o arada baya gerildim. Bi ara telefonda taksiciye “Gaza BASSS” diye çemkiriyordum.


         Eser Samsun Devlet Opera ve Balesi tarafından hazırlanmış Bach Alla Turca. Şu zamana kadarda kapalı gişe sahnelenmiş. Eser iki bölümden oluşuyordu. Birinci bölümün adı Troy Game`miş, izledikten sonra öğrendim. İtiraf ediyorum ne çıkacak kaşıma diye pek araştırmadan gitmiştim. İlk bölüm testestoron hakimiyetindeydi. Erkekler ve savaşlarıyla ilgiliydi. Antik çağ savaşlarına ve Kızılderili ritüellerine gönderme yapıyordu. Ama sahnede savaşmayıp süzüldüler. Karakterlerin tartışmaları, anlaşmaları, birbiri üzerine kurmaya çalıştıkları güç hakimiyeti… Yer yer munzurlukla, yer yer sanki gerçekten savaşıyorlarmış halleriyle çok güzel zaman geçirttiler.


          Asıl muhteşemlik eserin ikinci bölümü olan esere adını veren Bach Alla Turca… İşte burayı nasıl öveyim bilemedim. Orkestra harikaydı, koreografi harikaydı, görsel harikaydı. Anjelika Akbar piyanistliğini yapıyordu ve bei büyüledi. Benim deli divane aşık olduğum Bach eserlerini bizim ezgilerle sunuyor. Piyanodan yükselen Bach parçalarına darbukalar eşlik ediyordu. Bi yandan da sahnede süzülen balerin ve baletler…  Her hareket bir duyguya işaret ve bunu size öyle yansıtıyorlar ki, gerçekten ne diyor anlıyorsunuz.  Gözlerinizi kırpmadan izleyip bi yandan da iç geçiriyorsunuz.


         Ahh ahhh daha küçüktüm balerin olacağım diye boyna parmak ucunda gezerdim. Gördüğüm hareketleri tekrarlar boyna dönüp dururdum. Sonra dediler bak sen uzun boylusun, bale sende tutmaz. Ama Cidden kandırmışlar. Yeteneğin yok dememişlerde bahane bulmuşlar. Bugün yüne süzüm süzüm  balerinleri süzdüm içlerinde gayet de uzun boyluları vardı. Zaten kim çıkardı şu minyonlar daha iyi balerin oluru bilmiyorum.


        Gelelim sahneye. Leyla Gencer sahnesine ilk defa gittim. Gerçi o da yeni açıldı ya. Salon oldukça geniş ve konforlu demeden geçemeyeceğim. Ses sistemleri ve akustiği cidden iyiydi. Sıcak yaz gününde serin ve güzel bi gece geçirmek için tam yeri. Anlayacağınız ben sahneyi sevdim, gelen performansları bundan sonra kaçırmam.


        Son bişeyden daha bahsetmeden geçemeyeceğim. Geçenlerde Boğaziçi Caz Korosunu Dinleme fırsatım oldu. Cidden harikalardı. Daha önce hiç canlı performanslarını izlememiş olan ben büyülendim. O kadar ki azıcık sesim olsa “benide alııın!!!” diye yalvaracaktım. Masis Aram Gözbek şefliğinde harika bir ekip olmuşlar. Masis gerçekten çok iyi iş çıkarmış. Bu arada facebook sayfasından ben etkinlikleri takip edip, uygun bi zamanda bir bilet daha alıp gitmeyi planlıyorum. 






Benzer Yazılar

20 yorum:

şenay benderli dedi ki...

Güzel bir akşam olmuş. Ben de baleye bayılırım :))

Seyma Tanis dedi ki...

Balerin olmak çok güzel bişey ya :)
İzlemek ayrı bi keyif olmuştur eminim ;)

Dördüncü Tekil Şahıs dedi ki...

Baleye bir kere gittim ve benim için facia olmuştu. Hareketlerinden de ne dediklerini anlayamamıştım zaten :) Hiç öyle zarif bir halleri yoktu. O yüzden bunu saymam bir şans daha verebilirim. Özendim şimdi. O kadar güzel anlatmışsın ki :)

Drama Queen dedi ki...

Ortaokulun son senesine kadar bale ile uğraşıyordum. İyi de sayılırdım. Sonra atletizm sevdam daha ağır bastı ve atletizme yöneldim.
Nereden çıkmış uzun boylular balerin ya da balet olamaz diye. Benim de boyum 1.78 ve hala balerin olan arkadaşlarım arasında benden daha uzun olanlar var. Bence seni göndermek istememişler baleye Zamska. :p

Anjelika Akbar deyince ben burada bir çığlık attım. Kendisini çok severim ve piyano çalarken örnek aldığım birkaç insandan birisidir.

Zamskaaaa ne güzel bir gün geçirmişsin. Senin adına mutlu oldum. :)

ayşe e. dedi ki...

hiççç izlemedim ya,ben anca film ya da tiyatro izlemeye giderim :)

şenay benderli dedi ki...

Zamska, mimlendin hadi gelsene :)

Zamska dedi ki...

Şenay,
Evet güzel bi akşamdı.. Bayılınmayacak gibi değil ki =)

Zamska dedi ki...

Şeyma,
Ahhh ahh balerin olacaktı insan da, engellediler...=)
Büyük bi keyifle ve iç geçire geçire izledim =)

Zamska dedi ki...

Dördüncü Tekil Şahıs,
Bi kere kötü bi tecrübe yaşamışsın ama ne olur bi kez daha dene. Ne izlemiştin ki?

Zamska dedi ki...

Şenay,
Mim için teşekkürler.. Yarın önemli bir bütüm var. Biter bitmez hemen yapıcam söz.

Zamska dedi ki...

ayşe e.
Yanımda ki arkadaşımda hiç izlememişti. "dünyayı dolaştım ama hiç bu kadar büyülenmemiştim" dedi. Ama Troy Game`i sevmedi. Harun lirik seviyor =) Mutlaka gitmek için fırsatın olur eminim. Umarım sende sevenlerden olursun =)

Zamska dedi ki...

Drama,
Anlaşılan iyi bir balerin kaybetmişiz ama iyi bir atletle teselli buluyoruz.
Ahh drama ahh. Kandırıldım işte. Küçükken kemiklerim normalden fazla esnekmiş. Doktorda saçma sapan şeylerden işkillenince annem kandırmış işte.
Anjelika Akbar`ı ilk defa canlı dinleme fırsatım oldu. Cidden harika bir sanatçı beni kendine hayran bıraktı.
Cidden güzel bi gündü. Senin daha daha koca koca güzel günlerin olsun.

safransarı dedi ki...

Ruhu dinlendirmek gerek bazen :)

Demirbey dedi ki...

Kırmızı ayakkapları görünce odaklanmadım. Akşama bi daha okumayı deneyeceğim (:

Zamska dedi ki...

Demirbey,
Dikkat dağınıklığına sebep unsurlar için özür dilerim. Fark etmemişim. O ayağın orada işi ne hakkaten.

Zamska dedi ki...

Deep,
Şanslıydım bende ucundan kıyısından yakaladım =)

Demirbey dedi ki...

Yok yok. O ayak, o ayakkabı çok güzel olmuş orada. Nerede kırmızı bir ayakkabı var orada çok ama çok güzel bir insan var.

Zamska dedi ki...

Demirbey,
Deli yaaa. Ayakkabıdan karakter analizi mi yapılır. Ne kadar huysuz olduğumu bilmesem söylediklerine inanıp şımarıcam. Ayakkabı uğruna yüz verme bana bu kadar=)

Demirbey dedi ki...

Bugüne kadar bir defa yanıldım ayakkabıdan yaptığım karakter tahlillerinde. Kırmızı ayakkabıya mieeeh diye ağız büktüğüm de oldu hem ama yok bunda ısrarkeşim (:

Zamska dedi ki...

Demirbey,
O zaman ben koca bi gülümsemeyle teşekkür edeyim. Tahlilin doğruluğunu da zamana bırakalım =)

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.